3 Mart 2012 Cumartesi

Röportaj | Mustafa Cevahir


- Öncelikle seni tanıyalım. Nerede doğdun, futbola nasıl başladın, biraz kendinden bahseder misin?
 
- Adım Mustafa Cevahir. Trabzon-Of doğumluyum. Futbola çok sevdiğim, gönülden bağlı olduğum, Zeytinburnu Damlaspor'da, Ali Hışıroğlu hocamın telkiniyle başladım.

- Müthiş bir şampiyonluk yarışı var. Sezon sonunda hedefe ulaşacağınızı düşünüyor musun? Sence en güçlü rakibiniz kim?
 
- Tabii ki hedefimiz şampiyonluk. Son dakikaya kadar bunu kovalayacağız. Rakip olarak, tek rakibimiz yok. Grubumuzda çok kaliteli takımlar var. İsim zikretmek onlara saygısızlık olur. O yüzden en önemli rakibimiz, bir sonraki maçtaki rakibimiz.

- Biraz geçmişe dönelim. Fenerbahçe yılları nasıl geçti? Sence sana yeterli şans verildi mi? Daha sonra Olcan'la Gaziantepspor'a gidişiniz var. O dönemleri anlatmak ister misin?
 
- Damlaspor'dan Zeytinburnuspor'a, oradan da Fenerbahçe'ye transfer oldum. Gerçekten çok güzel günlerim geçti. Fenerbahçe ve Genç Milli Takımlar, futbola bakış açımı değiştirdi. Ufkumu genişletti diyebilirim. A takıma çıktığımda, büyük kulüplerin çok farklı ambiyansı olduğunu gördüm. Verilen şansa gelirsek; şanssızlığımın kurbanı oldum. Tam forma şansı bulacakken çapraz bağım koptu. Daha sonraki 3 yıl üst üste, sezon başı kamplarında kiralık gönderildim. Karşıyaka'da 32 maç oynadıktan sonra, Gaziantepspor'a transfer oldum. Oradan performansımdan çok, teknik heyetin tercihleri yüzünden ayrılmak zorunda kaldım.

- Her sene farklı takımda forma giymiş olmanı neye bağlıyorsun? Bu bir avantaj mı, dezavantaj mı sence?
 
- Fenerbahçe'den 3 sene kiralık gitmek zorunda kaldım. Sonrasında Gaziantepspor hariç, her takımda düzenli olarak forma giydim. Futbolda değişik ilişkilerin prim yaptığı günümüzde, bunlara fırsat vermediğim için ayrıldım. Kulüplerin mali anlayışları da bu konuda etkili oldu. Bu konuda hep ezilen, hiçbir dayanağı olmayan ve hep fedakarlık yapanlar, futbolculardır.

- Birlikte oynamaktan keyif aldığın futbolcular kimler?
 
- Fenerbahçe'de aynı ortamda olmaktan mutluluk duyduğum isimler: Tümer Abi, Alex, Anelka ve Olcan Adın. Ayrıca Cihan Yılmaz. Sezer Sezgin, isminin geçmediğine bozulacak ama o da kardeşim. :)

- İlerisi için hedeflerin neler?
 
- Hedeflerim var ama futbola dair hayallerim yok. Hedeften ziyade, memleketimin takımı olan Trabzonspor'da oynamayı çok isterdim. Altay'la şampiyon olmak istiyorum. Tabii ki bana düşen çalışmak ve Allah'ın verdiğine şükretmek.

- Altay taraftarına iletmek istediğin mesajını alalım.
 
- Taraftarımız, bize her zaman yaptığı gibi, iyi - kötü  günümüzde her zaman destek vermeli ve bu çınarı ayağa kaldırma da bize yardım etmelidir. Hepsine teşekkürler.
 
- Bize zaman ayırdığın için çok teşekkürler, başarılar.

- Röportajınız ve ilginizden dolayı ben teşekkür ederim. Size de başarılar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder